Havacılık Tarihinin En Gizemli Olayı: Malezya Uçağına Ne Oldu?

Havacılık Tarihinin En Gizemli Olayı: Malezya Uçağına Ne Oldu?

Dünyada uçak kazalarının riski diğer ulaşım araçlarına göre düşük olmakla birlikte dönem dönem bazı olumsuz durumlar yaşanmaktadır. Havayolları şirketleri bu durumların oluşmaması için azami çaba sarf etse de bazı durumlarda maalesef önüne geçilemeyen olaylar gerçekleşmektedir. Bu hadiselerden bir tanesi de uzun yıllar bir netice beklenen ancak henüz resmi olarak bir sonuca varılamayan Malezya Hava Yollarına ait uçağın düşmesi olayı. Uçak kazasının olduğu ilk zamanlar detaylı araştırmalara rağmen uçağın enkazına ulaşılamamıştı. Uçağın enkazının aranmasının başlanmasından itibaren 8 sene geçti. Söz konusu Malezya uçağının düşmesiyle ilgili sır perdesi çözüldü mü yoksa henüz netleşmeyen bazı sorular mı var? Tüm bu detaylarla ilgili olarak genel bir tablo çizmeye çalıştım. Kayıp Malezya uçağı bulundu mu, talihsiz bir uçak kazası mı yoksa soru işaretleriyle dolu bir muamma mı? Şimdi bu ilginç hadiseye beraber göz atalım.

Kayıp Malezya Uçağı

Uçakların diğer ulaşım araçlarına göre kaza oranının daha düşük olduğu bilinen bir gerçek. Gerçekten de verilere baktığımızda yapılan sefer sayısına göre kaza oranının çok düşük olduğu görülür. Örnek olarak 2019 senesinde toplamda 86 uçak kazası yaşandı. Bu uçak kazalarında hayatını kaybeden kişi sayısı 257. Oransal olarak incelediğimizde her 5,58 milyon uçuştan bir tanesinde kaza olduğunu görüyoruz. Yani 2019 senesinde havada kaza riski olma oranı 5,58 milyonda 1 olduğu görülüyor.

2014 senesi ise en fazla uçak kazası yaşanan sene olarak tarihe geçti. 2014 senesi havacılık sektörü için gerçekten kötü bir seneydi. Tüm güvenlik önlemlerinin bir kez daha gözden geçirilmesine ve arttırılmasına sebep olan bir seneydi. Bu sene gerçekleşen kazalardan bir tanesi hala bilinmezliğini koruyor.Bu kaza Malezya Havayollarına ait MH 370 sefer sayılı uçağın yaptığı kaza.

Malezya Uçağı Nasıl Kaza Yaptı

Tarihler 8 Mart 2014’ü gösterdiğinde Malezya Havayollarına ait 277 yolcusu ve 12 uçuş görevlisi olan MH 370 sefer sayılı uçak Malezya’nın Kuala Lumpur kentinden Pekin’e gitmek üzere havalandı. Uçak Malezya saatine göre 00:42’de hareketine başladı. O ana kadar olumsuz sayılabilecek bir durum gözlemlenmemişti. Söz konusu uçak bir Boeing 777’ydi. Uçağın motorları ve kanatları gayet kullanılabilir ve risk oluşturmayacak donanımsal yapıya sahipti.  Ancak uçak ani bir şekilde kalkıştan 41 dakika sonra kayboldu.

Malezya Uçağı Nerede, Nasıl Düştü?

Malezya uçağının nasıl ortadan kaybolduğu ile ilgili olarak birçok teori ortaya atıldı. Bunlardan bir tanesi Malezya Hükümeti tarafından kabul edildi ve resmi olarak hala geçerliliğini koruyor. Buna göre uçak seyir halindeyken sistemlerde yaşanan uyuşmazlık ve aksaklık veya yangın gibi küçük kazalar sebebiyle acil iniş yapmak için rotasını değiştirdiği. Söz konusu teoriye göre uçakta bu sebeple oksijen sıkıntısı yaşandı ve yolcular ile mürettebat oksijen yetersizliğinden bilinç kaybı yaşadılar. Bu sebeple uçak kendisini otomatik pilota aldı ancak yakıtı bittiğinde Hint Okyanusu üzerinde bir yerde düştü. Bu resmi teorinin ortaya atıldığı sene 2015 senesiydi. 2016’ya gelindiğinde uçağın pilotu olan Zaharie Ahmed Şah’ın evinde kendisine ait özel bir uçuş simülatörü bulundu. Bu simülatöre göre uçağın Hint Okyanusunun güneyine doğru hareket ettiği bir uçuş rotası örneği çıkarılmıştı. Bu rota uçağın muhtemelen ortadan kaybolduğu düşünülen rotaydı. Ancak yetkililer bu simülatörün uçağın düşürülmesi ile ilgili bir kanıt olmadığına karar verdiler. Akabinde yine uçağın bu yönde düşürüldüğüne dair farklı herhangi bir kanıt bulunamadı. Geride sadece pilotun evinin odasında bulunan bir uçuş simülatörü kaldı.

2017 senesine gelindiğinde konu hakkında yıllardır çalışmalar yürüten Avustralya Ulaşım Güvenlik Bürosu o güne kadar olan en detaylı raporunu yayınladı. 2014-2017 seneleri arasında toplamda 120.000 km’lik bir alanda yapılan tarama ve inceleme sonucu bu raporu yazdılar. Bu araştırmalar sonucu teori sayısı 2’ye indirildi. İlki resmi olarak kabul edilen uçağın içerisindeki oksijen kaybı sonucu mürettebat ve yolcuların bilinçlerini kaybettiği teorisiydi. Hatta bu teoriyi destekleyen bir kanıt bulunmuştu. Buna göre uçak okyanusa düşmeden önce hiç kimsenin kontrolü altında olmadığı anlaşılıyordu. İkinci teori ise Malezya uçağının araştırma yapılan yerin kuzey tarafında kalan bölgeye düştüğü yönündeydi. Ancak bu bölge ile herhangi bir araştırma yapılmamıştı. Bu bölgeye öncelikli bölge adı verildi. Avustralya Ulaşım Güvenlik Bürosu bu bölgenin araştırılması için diğer kuruluşlara çağrı yaptı.

Söz konusu bu çağrı 2018 senesinde cevap buldu. ABD menşeli Ocean Infinity firması toplam 25.000 kilometrekarelik öncelikli bölgeyi incelemeyi kabul etti ve burada çalışma yaptı. Burada dayanak alınan temel teori uçağın o bölge sınırları içerisinde yakıtının bitip düştüğü yönündeydi. Ancak tamamlanan çalışma sonrası söz konusu bölgede de uçağın enkazına ulaşılamadı.

Malezya Uçağı Son Durum

Seneler 2019’u gösterdiğinde uçakla ilgili geçmişte 5 senelik bir arama çalışması söz konusuydu. Bu 5 senelik tecrübenin sonucunda toplamda 200 bin kilometrekarelik bir alan taranmıştı. Malezya hükümeti son çalışmalarda hiçbir kanıt bulunamadığını kabul etti ve son raporun artık nihai rapor kabul edilmesine karar verdi. Ancak çok iyi ve kapsamlı bir arama teklifi gelirse kabul edilebileceğini söylediler. En son araştırma yapan ABD firması Ocean Infinity yeni bir çalışma başlatabileceğini açıkladı.

Şu anda en son 2019 senesinde Avustralya, Malezya ve Çin’den yapılan ortak açıklama doğrultusunda arama çalışmalarına son verilmesi kararı alınmış durumda. Daha önce detaylı olarak çalışmalar yürüten Avustralya Ulaşım Güvenliği Bürosu’nun yayınladığı raporda arama çalışmalarının 25 bin kilometrekare kuzey bölgeye kaydırılmasını tavsiye etti. Kurbanların yakınları çalışmaların tekrar başlaması ve bu raporun göz önüne alınmasını talep ediyorlar.

2014 senesinden bu yana yapılan tüm kapsamlı çalışmalara rağmen uçağın enkazına ulaşılamadı. Sadece birbirinden farklı bölgelerde uçağa ait olduğu ve akıntıyla taşındığı düşünülen parçalar bulundu. Ortaya atılan komplo teorileri bulunmakla birlikte şu anda pilotun intihar etmesi, uçağın kaçırılması, uçaktakilerin oksijen azalmasına bağlı bilinç kaybı yaşaması ve herhangi bir teknik aksaklık yaşanması mantık sınırları dahilinde yaşanması muhtemel hadiseler. Yine de henüz uçağın olabilecek tüm teorileri göz önüne alıp yapılan aramalara rağmen kayıp Malezya uçağı enkazının bulunmaması kafalardaki soru işaretlerinin varlığının sürmesine neden oluyor.

0 YORUMLAR

    Bu KONUYA henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yaz...
YORUM YAZ